moredijital – Kalp Hastalıkları Derneği

İletişim

Egemenlik Mh. Kemalpaşa Cad. No: 242 Bornova/İzmir

info@kalphastaliklari.com

steth and red heart shape with glass of water on wood table, con
Kalp Hastalıkları

Residüel Kardiyovasküler Risk

Kardiyovasküler hastalıklarda “residüel risk” (artık risk), standart tedaviler uygulanmasına rağmen devam eden kardiyovasküler hastalık riski olarak tanımlanır. Örneğin, bir hasta statinlerle LDL-kolesterol seviyelerini hedef değerlere düşürmesine rağmen hala kalp krizi veya inme geçirme riski taşıyabilir.

Residüel Risk Kaynakları

  1. Dislipidemi ile ilgili residüel risk:
    • Düşük HDL-kolesterol seviyeleri
    • Yüksek trigliserid seviyeleri
    • Lipoprotein(a) yüksekliği
    • Aterojenik küçük yoğun LDL partikülleri
  2. İnflamasyon ile ilgili residüel risk:
    • Yüksek hsCRP (yüksek duyarlıklı C-reaktif protein)
    • Diğer inflamatuvar belirteçler
  3. Yaşam tarzı ile ilgili residüel risk:
    • Obezite
    • Fiziksel inaktivite
    • Sağlıksız beslenme
  4. Diğer metabolik faktörler:
    • Diyabet veya insülin direnci
    • Hipertansiyon

Residüel Risk İçin Tedavi Seçenekleri

1. Lipid Profili İyileştirme

  • PCSK9 inhibitörleri (evolocumab, alirocumab): Statin tedavisine ek olarak LDL’yi daha fazla düşürür
  • Ezetimib: Kolesterol emilimini azaltarak LDL’yi düşürür
  • İkili antilipidemik tedavi (statin + ezetimib veya statin + PCSK9 inhibitörü)
  • İkozapent etil (EPA): Trigliseridleri düşürür ve kardiyovasküler olayları azaltır
  • Fibratlar: Trigliseridleri düşürür, HDL’yi yükseltir
  • Bempedoik asit: Statinleri tolere edemeyen hastalarda LDL’yi düşürür

2. Anti-inflamatuvar Tedaviler

  • Kolşisin: Düşük dozda kronik inflamasyonu azaltır
  • Anti-sitokin tedavileri (özellikle yüksek riskli hastalarda)

3. Antidiyabetik Ajanlar

  • SGLT-2 inhibitörleri (empagliflozin, dapagliflozin): Kardiyovasküler olay riskini azaltır
  • GLP-1 reseptör agonistleri (semaglutid, liraglutid): Kardiyovasküler koruma sağlar

4. Antitrombotik Tedaviler

  • Düşük doz aspirin (yüksek riskli hastalarda)
  • P2Y12 inhibitörleri (belirli durumlarda)

5. Yaşam Tarzı Değişiklikleri

  • Akdeniz diyeti
  • Düzenli fiziksel aktivite
  • Kilo yönetimi
  • Sigaranın bırakılması

6. Yeni Yaklaşımlar

  • Lipoprotein(a) hedefleyen tedaviler (pelacarsen)
  • İnklisiran: LDL’yi düşürmek için yılda iki kez uygulanan siRNA tedavisi
  • Obesiteyi hedefleyen ilaçlar (özellikle GLP-1 analogları)

Kardiyovasküler hastalık multifaktöriyel olduğundan, residüel riski azaltmak için genellikle birden fazla tedavi yaklaşımının kombinasyonu gerekir. Her hasta için risk faktörlerinin kapsamlı değerlendirilmesi ve kişiselleştirilmiş tedavi planı oluşturulması önemlidir.

person-holding-anatomic-heart-model-educational-purpose
Kalp Hastalıkları

Kalp Kateterizasyonu- Kalp Anjiyosu Nedir?

Kalp kateterizasyonu (kalp kateteri işlemi), kalp hastalıklarını teşhis ve tedavi etmek amacıyla uygulanan girişimsel bir tıbbi işlemdir. Bu işlem sırasında, ince, esnek bir tüp olan kateter, genellikle kol, kasık veya boyundaki bir kan damarından kalbe yönlendirilir. Bu sayede doktorlar kalbin iç yapılarını detaylı bir şekilde inceleyebilir ve gerekirse bazı tedavi edici işlemleri gerçekleştirebilirler.​

Ne Zaman ve Neden Yapılır?

Doktorunuz aşağıdaki durumları değerlendirmek için kalp kateterizasyonu önerebilir:​

  • Göğüs ağrısı (anjina)
  • Düzensiz kalp ritmi (aritmi)
  • Kalp kapakçığı problemleri
  • Doğuştan gelen kalp defektleri
  • Kalp yetmezliği veya diğer yapısal kalp hastalıkları
  • Koroner arter hastalığını teşhis etmek veya kalp kası fonksiyonlarını değerlendirmek amacıyla da bu işlem uygulanabilir.​ 

İşlem Nasıl Gerçekleştirilir?

  1. Hazırlık: İşlem öncesinde, hastanın belirli bir süre aç kalması gerekebilir. Ayrıca, bazı ilaçların kullanımı durdurulabilir.​ 
  2. Kateterin Yerleştirilmesi: Lokal anestezi altında, kateter genellikle kasık, kol veya boyundaki bir kan damarından yerleştirilir. Kateter, damarlar aracılığıyla kalbe yönlendirilir.​
  3. Görüntüleme ve Ölçümler: Kateter aracılığıyla kontrast madde (boya) enjekte edilerek X-ışını görüntülemesi yapılır. Bu sayede koroner arterlerin durumu, kalp kapakçıkları ve kalp odacıkları detaylı bir şekilde incelenebilir.​ 
  4. Gerekli Müdahaleler: İşlem sırasında, daralmış veya tıkanmış damarların açılması (anjiyoplasti), stent yerleştirilmesi veya kalp kapakçığı onarımları gibi tedavi edici işlemler de gerçekleştirilebilir.​

Olası Riskler ve Komplikasyonlar

Kalp kateterizasyonu genellikle güvenli bir işlemdir. Ancak, nadiren de olsa aşağıdaki komplikasyonlar görülebilir:​ 

  • Kateterin yerleştirildiği bölgede kanama veya morarma
  • Enfeksiyon
  • Alerjik reaksiyonlar (kontrast maddeye karşı)
  • Kalp ritim bozuklukları
  • Damar hasarı
  • Nadir durumlarda kalp krizi veya inme 

Bu riskler, hastanın genel sağlık durumu ve işlemi gerçekleştiren ekibin deneyimine bağlı olarak değişebilir.​

İşlem Sonrası Süreç

İşlem tamamlandıktan sonra, kateterin yerleştirildiği bölgeye baskı uygulanarak kanama kontrol altına alınır. Hastalar genellikle birkaç saat gözlem altında tutulur. Eğer işlem sırasında tedavi edici bir müdahale yapılmamışsa, çoğu hasta aynı gün taburcu edilir. Ancak, bazı durumlarda hastanede kalış süresi uzayabilir.

Heart Cholesteral in human
Kalp Hastalıkları

Stent Nedir ?

Stent; genellikle vücuttaki daralmış geçitleri açık tutmak için kullanılan, genellikle metalden, ağ şeklinde bir tüptür. Stentler çoğunlukla kalbe oksijen açısından zengin kan taşıyan koroner arterlerdeki daralmaları tedavi etmek için kullanılır. Aynı zamanda atardamar duvarındaki balonlaşmalar (anevrizmalar) veya akciğerlerdeki daralmış hava yollarının tedavisinde de stentlerden yararlanılır.

Stent yerleştirme işlemi (stentleme), vücutta büyük bir cerrahi kesi gerektirmeyen, yani minimal girişimsel bir işlemdir. Büyük bir ameliyat olarak değerlendirilmez. Ancak, stent takılmadan önce bazı testler yapılması veya bazı ilaçların kullanılması gerekebilir.

Stentler metal ağ, kumaş, silikon veya bu malzemelerin kombinasyonlarından yapılabilir. Koroner arterlerde kullanılan stentler genellikle metal ağdan yapılır ve bazen başka bir malzemeyle kaplanmış olabilir. Kumaş stentler veya diğer adıyla stent greftler, genellikle aort gibi daha büyük atardamarlarda kullanılır. Akciğer hava yollarında kullanılan stentler ise sıklıkla silikondan üretilir.

Stent takıldıktan sonra — ve stentin vücuttaki konumuna bağlı olarak — bazı ilaçların kullanılması gerekebilir. Bunlar arasında kanın pıhtılaşmasını önleyen aspirin ve antiplatelet ilaçlar yer alır. Koroner arter stenti takıldıysa, komplikasyonları önlemek için bu ilaçların bir yıl veya daha uzun süre kullanılması gerekebilir. En sık görülen problemler arasında, stentin tıkanmasıarter stentinde pıhtı oluşumu ya da hava yolu stentinin yerinden oynamasısayılabilir.

Closeup shot of pink tablets fallen out brown bottle on white background
Kalp Hastalıkları

Statinlerin Yan Etkileri: Kimler Risk Altında ve Nasıl Başa Çıkılır?

Statinler, kolesterolü düşürmek ve sağlık sonuçlarını iyileştirmek için yaygın olarak kullanılır. İnsanların çok büyük bir bölümü bu ilaçları yan etki olmaksızın kullanabilir. Ancak, tüm ilaçlarda olduğu gibi bazı yan etkiler de mevcuttur.

En Yaygın Yan Etkiler:

  • Kas ağrısı (miyalji) ve yorgunluk en sık bildirilen yan etkilerdir.
  • Baş ağrısı, kabızlık, ishal ve uyku sorunları da görülebilir.
  • Kan şekeri artışı, küçük bir oranda tip 2 diyabet riskini artırabilir.
  • Hafıza zayıflaması veya zihin karışıklığı, nadiren de olsa görülebilir ve genellikle geçicidir.

Risk Altındaki Gruplar:

  • 80 yaş ve üzeri kişiler
  • Kadınlar (özellikle küçük bedenli olanlar)
  • Böbrek veya karaciğer hastalığı olanlar
  • Hipotiroidizm veya ALS gibi hastalıkları olanlar
  • Birden fazla kolesterol ilacı kullananlar

İlaç Etkileşimleri:

  • Amiodaron 
  • Gemfibrozil gibi kolesterol ilaçları
  • HIV ilaçları (sakvinavir, ritonavir)
  • Bazı antibiyotikler (klaritromisin) ve antifungal ilaçlar (itrakonazol)

Yararlar vs. Riskler:

  • 100 kişiden yalnızca 1’inde ilk yıl içinde kas ağrısı veya güçsüzlük görülebilir, daha sonra bu risk ortadan kalkar.
  • Halen kalp damar hastalığı olan 100 kişi 5 yıl boyunca statin kullanması halinde 5 kalp krizini önlemektedir. Kalp damar hastalığı olmayanlarda 2.5 olayı önlenektedir.

Ne Yapmalı?

  • Yan etkiler yaşanırsa, ilacı aniden bırakmak yerine doktorla konuşulmalıdır.
  • Statin değiştirmek veya dozu azaltmak yardımcı olabilmektedir.
  • D vitamini eksikliği varsa bu durumun düzeltilmesi kas ağrılarını azaltabilmektedir.

koroner-arter-hastaligi
Kalp Hastalıkları

Koroner Arter Hastalığı Nedir?

Koroner arter hastalığı (KAH), kalbin kendini besleyen damarların daralması veya tıkanması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Kalp, tüm vücuda kan pompalayan hayati bir organdır. Günde ortalama 100 000 kez kasılarak yaklaşık 9 ton kanı vücuttaki tüm damarlarda dolaştırır. Bu işlevi yerine getirebilmesi için çok yüksek olan oksijen ve besin ihtiyacını karşılaması gerekir. Kalbin beslenmesini sağlayan damarlara “koroner arterler” denir. Ancak, zamanla bu damarların iç kısmında yağ, kolesterol ve diğer maddelerin birikmesiyle plak oluşur. Bu duruma “ateroskleroz” denir ve zamanla damarların sertleşmesine (halk arasında damar sertliği denen durum), daralmasına ya da tamamen tıkanmasına neden olabilir.

Koroner Arter Hastalığına yol açan ve hızlandıran faktörler (Risk Faktörleri)

  1. Hipertansiyon (Yüksek Tansiyon): Yüksek tansiyon, damarlara zarar vererek sertleşmelerine yol açar. KAH için en önemli risk faktörüdür.
  2. Yüksek Kolesterol: LDL (kötü) kolesterol seviyesinin yükselmesi, damarların tıkanma riskini artırır. Önemli risk faktörleri arasındadır.
  3. Sigara Kullanımı: Sigara, damarları daraltır ve kan akışını bozar, ateroskloroz gelişmesini hızlandırır.
  4. Diyabet: Şeker hastalığı, damarların sağlığını olumsuz etkileyerek ateroskleroz riskini artırır.
  5. Hareketsiz Yaşam: Yeterli fiziksel aktivite yapılmaması, kalp hastalıklarının gelişme riskini artırır.
  6. Sağlıksız Beslenme: İşlenmiş gıdalar, rafine şeker ve aşırı tuz tüketimi, damar sağlığını olumsuz etkiler. Sağlıksız beslenme sonucu oluşan obesite kalp damar hastalıkları için önemli bir risk faktörüdür
  7. Stres: Sürekli stres altında olmak, kan basıncını ve kalp hastalığı riskini artırabilir.
  8. Genetik Faktörler: Ailede koroner arter hastalığı öyküsü olan kişilerde risk daha yüksektir.

Belirtiler Nelerdir?

Koroner arter hastalığı belirtileri kişiden kişiye değişebilir. Bazı kişilerde belirgin şikâyetler olmadan ilerleyebilir. Ancak yaygın belirtiler şunlardır:

  • Göğüs Ağrısı (Angina): En yaygın belirtidir. Göğüste sıkışma, yanma ya da baskı hissi olabilir. Ağrı genellikle fiziksel aktivite veya stres sırasında ortaya çıkar ve dinlenince hafifler.
  • Nefes Darlığı: Kalbin yeterince kan pompalayamaması nedeniyle akciğerler yeterince oksijen alamaz ve nefes darlığı gelişebilir.
  • Yorgunluk: Kalp yeterli kan sağlayamadığında, kişi kendini sürekli yorgun hissedebilir.
  • Çarpıntı: Kalp atışlarının düzensiz veya hızlı olması veya çok yavaş olmasıdır, göğüste düzensiz ve/veya güçlü atımlar şeklinde hissedilebilir.
  • Bayılma veya Baş Dönmesi: Damar tıkanıklığı nedeniyle beyine yeterince kan gitmediğinde baş dönmesi veya bayılma görülebilir.
  • Kalp Krizi: Damar tamamen tıkandığında, kalbin kas dokusunun bir kısmında ciddi hasar ve hücre ölümü gelişir ve kalp krizi meydana gelir. Şiddetli göğüs ağrısı, terleme, mide bulantısı ve sol kola yayılan ağrı tipik belirtiler arasındadır. Bu durumda acil tıbbi müdahale gereklidir.

Koroner Arter Hastalığı Nasıl Teşhis Edilir?

Doktorlar, koroner arter hastalığını teşhis etmek için çeşitli testler uygular:

  1. Elektrokardiyografi (EKG): Kalbin elektriksel aktivitesini ölçerek anormallikleri tespit eder.
  2. Ekokardiyografi: Kalbin ultrason dalgaları ile görüntülerini alarak kas yapısını, kalp kapaklarının durumu ve kalp kası fonksiyonlarını değerlendirir.
  3. Efor Testi: Kişi egzersiz yaparken kalbin nasıl çalıştığını gözlemlemek için kullanılır.
  4. Anjiyografi: Damarların içine kontrast madde enjekte edilerek röntgen görüntüleri çekilir. Damar tıkanıklıklarını belirlemede sık kullanılan yöntemlerden biridir
  5. Kan Testleri: Kolesterol, kan şekeri ve diğer risk faktörlerini değerlendirmek için yapılır.
  6. BT Anjiyografi (Bilgisayarlı anjiyoyrafi, halk arasında ‘Sanal Anjiyografi’) : Koroner damarların detaylı görüntülenmesi için bilgisayarlı tomografi kullanılır. Son yıllarda en sık kullanılan ve en doğru yöntem olarak ön plana çıkmıştır

Tedavi Yöntemleri

Koroner arter hastalığının tedavisi, hastalığın şiddetine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır. Başlıca tedavi yöntemleri şunlardır:

  1. Yaşam Tarzı Değişiklikleri:
    • Sağlıklı beslenme (Akdeniz diyeti gibi)
    • Düzenli egzersiz
    • Sigarayı bırakma
    • Stresi yönetme
    • İdeal kiloyu koruma
  2. İlaç Tedavisi:
    • Kolesterol Düşürücü İlaçlar: Statinler gibi ilaçlar, LDL kolesterolü düşürerek damar tıkanıklığını önlemeye yardımcı olur.
    • Kan Sulandırıcılar: Aspirin veya klopidogrel gibi diğer kan inceltici ilaçlar, pıhtı oluşumunu önleyerek kalp krizi riskini azaltır.
    • Beta Blokerler ve ACE İnhibitörleri: Kan basıncını düşürürek kalp yükünü azaltır, 
    • Nitratlar: Damarları genişleterek, göğüs ağrısını hafifletmek için kullanılır.
  3. Tıbbi Müdahaleler ve Cerrahi Yöntemler:
    • Anjiyoplasti ve Stent Takılması: Daralmış damarları açmak için kateter yardımıyla balon şişirilir ve stent yerleştirilir.
    • Koroner Arter Bypass Grefti (KABG): Tıkanan damar yerine vücudun başka bir bölgesinden alınan sağlıklı damar yerleştirilerek kan akışı yeniden sağlanır.

Koroner Arter Hastalığından Korunma

Koroner arter hastalığını önlemek için alınabilecek önlemler şunlardır:

  • Düzenli Egzersiz Yapın: Haftada en az 150 dakika orta seviyede fiziksel aktivite önerilir.
  • Sağlıklı Beslenin: Sebze, meyve, tam tahıllar, sağlıklı yağlar ve omega-3 içeren besinler tüketin.
  • Sigara ve Alkolden Kaçının: Sigara içmek damarları daraltır ve kalp hastalıkları riskini artırır.
  • Stresi Yönetin: Meditasyon, yoga gibi tekniklerle stresi azaltın.
  • Tansiyon, Kan Şekeri ve Kolesterol Seviyelerinizi Kontrol Edin: Düzenli doktor kontrollerine giderek sağlık durumunuzu takip edin.

Sonuç

Koroner arter hastalığı, ciddi sonuçlara yol açabilen ancak önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, risk faktörlerini kontrol altında tutmak ve düzenli sağlık kontrolleri yaptırmak, kalp sağlığınızı korumanın en etkili yollarından biridir. Eğer göğüs ağrısı, nefes darlığı veya yorgunluk gibi belirtiler yaşıyorsanız, bir doktora danışarak erken teşhis ve tedavi fırsatını değerlendirmelisiniz.

kolesterol-nedir-kolesterol-yuksekligi-belirtileri-nelerdir-2094305.jpg
Kalp Hastalıkları

Yüksek Kolesterol Seviyeleri Neden Önemlidir?

Yüksek seviyelerde düşük veya çok düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterol (LDL veya VLDL), kalp sağlığınızı olumsuz etkiler ve ateroskleroz adı verilen ve damar sertliğine ve damarlarda daralma ve tıkanma yapmak suretiyle gelecekte sağlık sorunları yaşama riskinizi artırır.

Kolesterol ve Aterosklerozun Gelişimi

Kolesterol, vücut tarafından çeşitli önemli işlevler için kullanılır. Ancak, kanda yüksek seviyelerde bulunduğunda, oksitlenerek bağışıklık sistemi tetikler enflamasyona yol açarak  plak oluşumuna yol açar. Aynı zamanda bu plaklarda birikerek damarlarda daralma ve tıkanmalara yol açar.

  • LDL kolesterol seviyesinin 100 mg/dL veya daha yüksek,
  • Toplam kolesterol seviyesinin 200 mg/dL veya daha yüksek

olması çoğu yetişkin için yüksek kabul edilir. Yapılan araştırmalar, kolesterol seviyesi ne kadar düşükse kalp damar sağlığı açısından o kadar iyi olduğunu göstermektedir.

Zamanla, bu plaklar bağışıklık hücreleri ve düz kas hücreleri ile birleşerek damar duvarında iltihaplanmaya neden olur. Plak geliştikçe kalsifiye (kireçlenmiş) alanlar oluşabilir ve bu durum damarları kalın ve sert hale getirir.

Damar Tıkanıklığı ve Kan Akışına Etkisi

Aterosklerotik plaklar, başlangıçta damarları dışa doğru genişletirken zamanla damarın iç kısmına doğru büyüyerek kan akışını engellemeye başlar.

  • Eğer tıkanıklık damarın iç çapının %70’ından fazlasını kaplarsa, kan akışı ciddi şekilde kısıtlanabilir ve organlar yeterli oksijen alamaz.
  • Plak üzerindeki hücre tabakası (endotel) yırtılırsa, oluşan kan pıhtısı (tromboz) damarı tamamen tıkayabilir ve kalp krizine yol açabilir. Bu durumda acil müdahale gerekekir

Aterosklerozun Yol Açtığı Sağlık Sorunları

Ateroskleroz, vücudun çeşitli yerlerindeki farklı damarlarda tıkanıklıklara neden olarak çeşitli hastalıklara yol açar:

  1. Koroner Arter Hastalığı (Kalp Damar Tıkanıklığı)
    • Göğüs ağrısı (anjina) ve göğüste sıkışma hissi
    • Egzersiz veya stres sırasında belirtiler kötüleşir
    • Kalp krizi (miyokard enfarktüsü) riski artar
  2. Beyin Damar Hastalığı (İnme ve Geçici İskemik Atak – GIA)
    • Beyne giden damarlar tıkanırsa inme gelişebilir
    • Geçici damar tıkanıklığı (GIA), felç benzeri belirtilere yol açabilir ancak çoğu kez kalıcı hasar bırakmaz
  3. Periferik Arter Hastalığı (Bacak ve Kol Damar Tıkanıklığı)
    • Bacak ağrısı ve kramp (kladikasyon), yürürken kötüleşir
    • Yetersiz kan akışı nedeniyle yara iyileşme problemleri ve uzuv kaybı riski oluşur
  4. Böbrek Damar Hastalığı (Renal Arter Darlığı)
    • Yüksek tansiyon, böbreklere giden kan akışı bozulduğu için gelişebilir
    • İdrar problemleri ve vücutta şişlik oluşabilir
  5. Bağırsak Damar Hastalığı (Mezenterik İskemi)
    • Karında şiddetli kramplar, ishal ve bulantı yaşanabilir
    • Acil durumlara neden olabilir

Aterosklerozun Toplumsal Etkisi

Ateroskleroz kaynaklı komplikasyonlar, dünya çapında en yaygın ölüm nedenidir.

  • 45-85 yaş arasındaki insanların yarısından fazlası bu hastalığa sahiptir, ancak çoğu kişi bunun farkında değildir.
  • Farklı etnik grupları kapsayan araştırmalara göre, birçok insanda belirti göstermeden hastalık ilerlemektedir.

2148396712
Kalp Hastalıkları

Kalp Hastalıkları: Erken Teşhis İçin Bilmeniz Gereken 10 Belirti

Tellus mauris a diam maecenas sed enim ut sem. Viverra accumsan in nisl nisi scelerisque eu ultrices vitae. Pellentesque eu tincidunt tortor aliquam.